Öncelikle kısaca Corona Virüsü tanımlamamızda fayda olacaktır. 1960 yıllarda Çin’in Wuhan ortaya çıkan bu hastalık hafif, orta şiddetli ve ağır şeklinde şiddetli akut solunum rahatsızlığı ile Akciğer rahatsızlığı sendromu hastalığına neden olan oldukça riskli ve tedavisi zor hastalık olarak ortaya çıkmıştır. Bu hastalığın nasıl bulaştığını da dikkat etmekte önemli olacaktır bunlara karşılık alacağımız tedbirler bizlere daha sağlık bir yaşam şekli sunacaktır. Hasta kişilerden hapşırık, öksürük, gülme ve konuşma sırasında ortaya yayılan solunum salgısı sağlıklı insanların mukozalarına temas ederek hastalığın birçok kişiye istemeden de olsa yayılmasına neden olmaktadır. Belirtilerini de bilmenin bizlere faydası olacaktır.
Genelde üst solunum yolu hastalıkları ile aynı belirtiler olması, ateş, öksürük, boğaz ağrısı, önemli belirtilerindendir. Bazen zat üre gibi alt solunum yolu hastalıklarına neden olduğu ve beraberinde kalp, ciğer hastalıkları ve yaşlılarda daha kolay ağırlaşarak yaygın olan bir çeşit solunum yolu virüsü olarak ülkemizde son zamanlarda çok yaygın olarak birçok kişinin bu hastalıktan şikâyetlerde bulunduğu bilinmektedir. Önlemlerine mutlak şekilde uymak hem bizler hem de çevremizde bulunan insanların hayati tehlikeye sokmayan hayatımızı yaşamamız için dikkat etmekte etkili olacaktır.
Ülkemizde bu salgın hastalık için ilk günden beri dikkatle yapılan tedavi ve alınan tedbirlerin bizlere düşen kısmını göz önüne alarak hayatımıza kaldığımı yerden devam edebilmek adına herkesin kendisine düşen görevlerini göz ardı etmemek önemli bir noktadır.
Bu salgın virüs ile mücadeleden dolayı yayınlanan genelgeler ve ülke genelinde bu sorunun iş yerlerine ve iş sahiplerine çalışanlara nasıl yansıyacağı da önemli bir nokta olarak karşımıza çıkmaktadır.
- Yapılan kira kontratlarında yapılan anlaşmanın gereğini yerine getirilmemesi halinde olan bu madde olağan üstü hale dayalı olarak yapılan yeni düzenlemeye dayalı olarak geçerliliği su hal ve durumun düzelmesi durumuna kadar 1.3.2020 tarihinden 30.6.2020 tarihine kadar olan zaman içinde kira bedelinin ödenmemesi halinde tahliye sebebi oluşturmamaktadır. Burada ödenmemesi değil erteleme söz konusudur.
- Serbest iradelerle düzenlenen kira kontratlarında akdedilen sözleşmede bulunan maddeler dışında özel nedenlerden dolayı ortaya çıkan bu sorunun ne zaman tamamen yâda kısmen kişilerin çalışma hayatına döneceğinin bilinmemesi nedeni ile konut sahiplerinin bu olumsuzluktan dolayı tek taraflı fesih etme hakkına sahip olmadıklarını mücbir sebep devreye girmektedir.
- Burada önemli bir nokta ise konut veya iş yerleri sahiplerine bilgi verilmesi ve bu durumun yani olumsuz şartların neden olduğu bildirilmesi gerektiğini unutmamak gerekir.
- Bazı iş yerlerinin kısmen kapatılmadığı göz önüne alındığında ( paket sevisi gel al gibi )
- Bu şekilde çalışan iş yerlerinin kısmen konut sahiplerine durumu bildirmeleri katı bir sonucun ortaya çıkmasına engel olacaktır.
Bazı AVM örneğin kira almayacaklarını bünyelerinde bulunan işyerlerine duyurarak bu zorlu günleri bir destek içerisinde atlatabilmek adına yapılan olumlu ve güzel davranışlardan bir tanesidir.
Bir cevap yazın